Kadınlar için çok önemli olan küçük şeyler

Büyük jestler ve hediyeleri hangi kadın sevmez? Hangimiz şımartılmaktan hoşlanmayız? Ancak her kadın bilir ki maddi nesneler verilen önemi anlatmaya yetmez. Hareketler ve davranışlar sözcüklerden (ve çiçeklerden) daha önemlidir.

‘Günün nasıl geçti’ sorusu çok basit olsa bile kadınlar küçük şeylere önem verir ve bunlardan mutlu olurlar.

Arabanın kapısını açmak bir kadın için centilmenliğin imzasıdır.

Uzun uzun sarılmalar ve öpüşmeler bir kadın için ‘seni seviyorum’ anlamına gelir çoğu zaman.

Kadınları dinlemek, onlara ilgi gösterdiğini söylemekle aynı şeydir.

Mesaj atmak yerine bir kadını aramak her zaman daha iyi bir fikirdir.

Kadınlar iltifatlara bayılır; onlara güzel göründüklerini söyleyin. Çünkü sizin beğenmeniz için ellerinden geleni yapıyorlar.

Kadınlar fiziksel teması severler. El ele tutuşmak sizin ilgi ve şefkatinizi gösterir.

Kadınların hafızası çok geniştir. Daha önce yaşanan bir olayı ya da konuşmayı hatırlamanız sizin dikkat ettiğiniz anlamına gelir.

Durduk yere tatlı mesajlar göndermek kadınların gülümsemesine neden olur.

Gelişi güzel bir ‘seni seviyorum’ kadınların kendisini özel hissetmesine yeter.

Biz çok şahaneyiz ❤ FRAPANY

 

Alışılmadık ve yaratıcı ilk randevu fikirleri

Günümüzde flört etmek eskisi kadar kolay değil. Birisiyle basit bir şekilde tanışmak ilk etap için savaşın yarısıdır. Ancak ilk dışarıya çıkıldığında ne yapılacağına karar vermek ikinci aşamayı zorlaştırır.

Her zamanki klasik olan akşam yemeği ve sinema ilk randevunu kolaylıkla geçirmeni sağlar. Ancak karşındakini gerçekten de etkilemek istiyorsan kutunun dışında düşünmek zorundasın.

Günlük yemek kursuna katılın.
Özel konsepti olan bara gidin.
Beraber gönüllü olarak çalışın.
Şarap bağları turuna katılın.

Hayvan barınağına gidip köpeklerle oynayın.
Karaoke bara gidip şarkı söyleyin.
Oyun salonuna gidin.
Resim dersi alın ya da seramik kursuna gidin.

Beraber puzzle yapın.
Fal baktırmaya gidin.
Bowling oynamaya gidin.

Aşk ile kal ❤ FRAPANY

Evlilik materyali olmayan 5 erkek tipi

Kadınlar genel olarak sözlerle hareket ederken, erkekler daha çok davranışlarını ortaya koyarlar. Tatlı sözlerle kadını kendine inandırmak bir erkek için kolaydır. Ancak ne kadar konuşurlarsa konuşsunlar, hiçbir zaman evliliğe hazır olmayacak erkekler de vardır. Ciddi bir ilişkiye başlamadan önce beraber olduğun erkeğin böyle olup olmadığını anlayabilmek kritik önem taşır.

Sürekli evlilik hakkında konuşup hiçbir şey yapmayanlar

Kadının söyledikleri sözlere inandığını bilen ve bunu sömüren erkek tipi. Tek yaptıkları konuşmaktır.

‘Takılalım’ diyenler

Sadece eğlence için birlikte olan ve eğlence bittiğinde yeni maceralara koşan erkek tipi. Siz evlilik hakkında konuştuğunuzda ‘anı bozuyorsun’ der ve konuyu değiştirirler.

Sadece dinleyenler

Bu erkek tipi senin istediğin kadar konuşmana izin verir, ancak söz hakkı kendisine gelince ağzını açmaz. Pısırık mı desek?

‘Ben henüz hazır değilim, bana yardım et’ diyenler

Özgüveni olmayan sürekli beraber olduğu kadından yardım isteyen erkek tipi. Genelde bir türlü hazır olamazlar.

‘Benimle kal’ diyenler

Kariyeriyle, kendi ailesiyle ya da başka şeylerle sürekli meşgul olan ve senin de onunla bu şekilde devam etmesini isteyen erkek tipi. Biraz zaman kaybı gibi sanki.

Sen en iyisini hakediyorsun ❤ FRAPANY

Sevgilin hakkındaki bu soruları cevaplayabilir misin?

Bütün ilişkiler başlangıç aşamasında çok heyecanlı yaşanır, çünkü her şey yepyenidir ve karşındaki insanı öğrenmek için çok heveslisindir. Ta ki cicim ayları geçene kadar…

Belli bir süreden sonra ilişkinin, ciddi bir ilişkiye dönüşmesi ile ilgili kafanda soru işaretleri oluşur. Bu soru işaretlerini silmek ve ilişkinin bir geleceği olup olmadığını anlamak için beraber olduğun kişi ile ilgili cevaplaman gereken bazı sorular var.

İlgini çekebilir…
Bu soruları sormadan ilişkini bir adım öteye götürme

Şu anki maddi durumu nasıl? 

Zor zamanlar yaşandığında ilişkilerini ön planda tutabilecek mi? 
İlişkide nasıl davranıyor? 
Nasıl iletişim kuruyor? 
Son ilişkisi neden bitti? 

Beş yıllık planları ne? 10 ya da 20 yıllık? 
Din hayatında önemli bir rol oynuyor mu? 
Temel değerleri neler? 
Çoçuk hakkındaki düşünceleri senin düşüncelerinle benzer mi?

Geçmiş duygusal sorunlarını çözdü mü? 
Anlaşmazlığı nasıl çözüyor? 

Senin kendine sorman gereken iki soruyu da bonus olarak buraya koydum. 🙂

İlişkide bir şeylerin eksik olduğunu düşünüyor musun?
Onunla beraberken olduğun gibi olabiliyor musun?

Mutlu ol ❤ FRAPANY

Neden hala bekarım? İlişkin bir tercih olsun, amaç değil.

Uzun zamandır yalnızsan ve neden diye kendine soruyorsan, cevap senin ayaklarını yerden kesecek birini beklediğin olamaz.
Belki suratına tokat gibi gelecek ama beyaz atlı prens diye bir şey yok, ruh eşi olan kavram gerçek değil. Sen bunları düşündüğün sürece ilişkilerini beklenen mutsuz sona sürüklersin. Gerçek dışı beklentilerini bir kenara bırakıp hayatının sorumluluğunu alma vakti geldi belki de.

İlgini çekebilir…
İlişkini mahveden 3 peri masalı

Kadınların yaptığı en büyük hatalardan biri pasif rolüne bürünerek kendilerini kurtaracak birini beklemeleridir. Ancak her şeyden önemli olan senin kendin için çalışman. Belli bir özgüvene sahip olunduktan sonra her şey yavaş yavaş yerine oturacak. Eğer aşk hayatında başarılı değilsen kendini sakın suçlama. Bunun yerine hayatını olabildiğince, elinden gelen en iyi şekilde yaşa. Kendi yaşam tarzına uygun birisi elbette karşına çıkacak.

Asla neden yalnızım diye üzülme. Sen şahane bir kadınsın ve daha iyi sen için çalışıyorsun. Unutma, hayatta birçok şey beklenmedik zamanda olur.

Mükemmelsin ❤ FRAPANY

Sevgililer Gününde bekar olduğun için mutlu ol :)

Sevgilisi olmayan kadın şarap şişesini kafasına diker, suratını çirkinleştirerek ağlar ve ağlaya ağlaya uyumaya çalışır. 
Yalnız olduğun için sevgililer gününde toplumun senden bekledikleri bu şekilde. Ancak tabiki de bu biraz abartılmış günde bekar olmanın da faydaları yok değil.

Giyinip süslenmek zorunda değilsin.

Çikolatanı kimseyle paylaşmıyorsun.

Drama, gözyaşı, sinirlenme yok.

Paran cebinde kalıyor.

Kalabalık restorana girebilmek için uğraşmıyorsun.

Kız arkadaşlarınlar çıkamama gibi bir durumun yok.

Sen mutlu ol yeter ❤ FRAPANY

Sevgilinin seni deli gibi sevdiğinin işaretleri

Eğer bir ilişkin varsa karşındaki kişinin senin için ne hissettiğini az çok bilirsin. Ama bazı yaptıkları, söyledikleri ya da davranış şekilleri seni ne kadar çok sevdiğini gösterir. Her hafta alınan çiçeklerden ya da hediyelerden bahsetmiyorum; senin kendini dünyanın en özel insanı hissettirmesinden bahsediyorum. Sevgilinin seni deliler gibi sevdiğini gösteren işaretlerin listesini yaptım aşağıda. İstersen bir bak. Ama herkesin farklı olduğunu, sevgisini ve duygularını farklı şekillerde gösterdiğini sakın unutma.

İlgini çekebilir…
Aşık olmaya başladığını gösteren işaretler

Seni her gördüğünde heyecanlanırlar, sanki ilk günmüş gibi.

İhtiyacın olduğunda yanında olmak için her şeyi yapar. Ve bunu istediği için yapar, karşılığında bir şey beklediği için değil.

Seni özlediğini söylemek için mesaj atar. Seni çok sıkmaması gerektiğini bilir ancak duygularını saklayamaz.

Her zaman ilişkinin iyi olduğundan emin olmak ister. Eğer aranızda bir problem çıkarsa hemen çıktığı gibi çözümlemeye çalışır.

Hayatında olduğun için ne kadar mutlu olduğunu sürekli dile getirir.

Sana baktığında gözlerinde kalpler oluşur. Büyük bir hayranlıkla baktığını yakalayabilirsin.

Senin hayatına yakından ilgi duyar. Gününün nasıl geçtiğini laf olsun diye değil, gerçekten de bilmek istediği için sorar.

Hiçbir zaman senin gitmene hazır olamaz. Ayrılma zamanı geldiğinde ya senin biraz daha uzun kalmanı ister ya da dakikalarca sana sarılıp kalır.

Senin güvende olman onun için çok önemlidir. Senin başına kötü bir şey gelme fikrine bile dayanamaz. Her zaman seni korumaya çalışır.

Senin için düşünceli şeyler yapar. Zor geçen gününün ardından sana çiçek getirmesi ya da seni yemeğe çıkarması normaldir.

Seni her zaman ilk sıraya koyar. Öncelik hep sendedir ve seni mutlu etmek için fedakarlık yapmaktan çekinmez.

Hastalandığında ya da canın sıkıldığında senin yanında olmak, sana bakmak ister.

Kendi arkadaş grubu ile senin arada bir beraber takılmanızı ister. Genelde senin ne kadar mükemmel biri olduğunu göstermek için.

Senden başka kimseyle ilgilenmez. Çoğu zaman etraftaki diğer insanların farkına bile varmaz.

Sen sevildiğini hissedersin. Sana dokunuşu, bakışı, öpüşü – yaptığı her şeyi içinden gelen aşk ile yapar. Seni sevip sevmediği hakkında hiç düşünmezsin bile.

Aşk ile kal ❤ FRAPANY

 

İlk defa çıktın ve bir daha görüşmeyeceksin. Bunu kibarca nasıl belirtirsin?

Yeni biri tarafından çıkma teklifi almak hoş bir sürpriz olabilir. Ancak birçoğumuzun yaşadığı pek hoş olmayan deneyim ise ikinci defa o kişiyi görmeyeceğimizi anladığımız andır.

Peki kibar bir şekilde ikinci kez görüşmeyeceğini nasıl söylersin?

‘Bu hafta inanılmaz derecede yoğunum, ama sakinleştiğinde ben sana haber veririm.’ Karşındakine ikinci buluşma hakkında soru sormalarına izin vermeden ayrılmak için ideal.

‘Tekrardan teşekkürler, kendine iyi bak.’ Kibar bir teşekkürün ardından ‘kendine iyi bak’ı sıralamak ikinci bir buluşmanın olmayacağını açık ve nazik bir şekilde gösteriyor.

‘Geldiğin için teşekkürler, baay!’ Ne olduğu hiç fark etmez, birinin suratına doğrudan ondan hoşlanmadığını söylemek pek kibar bir davranış olmaz. Onun yerine ayrılırken nazikçe teşekkür etmek daha güzel olabilir. Tabi sana ikinci randevuyu sormadığı sürece.

‘Seninle tanışmak güzeldi, seni ararım.’ Bu noktada biriyle tanışmanın güzel olduğunu söylemek hoş bir davranıştır. Karşındakinin seni kibar biri olarak algıladığını düşünerek ne demek istediğini anladığını umalım.

Kibarlığını asla kaybetme ❤ FRAPANY

Eşine ya da sevgiline korkunç bir şey söyledin… Peki şimdi ne yapmalısın?

Aşkta ve savaşta her şeyin adil olduğu söylenir. Ancak ya ikisi karışırsa ve kavga sırasında birlikte olduğun kişiye çok acımasız bir şey söylersen?
Birliktelikleri boyunca çok şiddetli derecede kavga etmemiş bir çift yok denecek kadar azdır. Diş macununu ortadan sıkma ile başlayan küçük bir tartışma, hiç kendini belli etmeden çılgın bir kavgaya dönüşebilir ve bu çiftlerin birbirlerini delirten binlerce şeyi su yüzüne çıkarmaları için mükemmel bir zamandır.
Çoğu zaman bu kavgalarla ilgili en büyük problem, çiftlerin duygularını ve kızgınlıklarını konuşmamaları değil de bu sorunları ile ilgili yeteri kadar ve açıkça iletişimde bulunmamaları ve bunun yerine öfkelerini hakaretlerden ve abartılı suçlamalardan çıkarmalarıdır.

Ailesine/ çocuğuna hakaret etmek

Birlikte olduğun kişinin ailesine hakaret etmek uzun zaman boyunca kapanmayacak bir yara açmana sebep olur. Böyle bir davranış, karşındaki kişinin kendisine hakaret etmenden daha kötü sonuçlar doğurabilir. Çünkü bir kere ağızından kaçırdığın anda asla geri dönüşü olmaz.
Kavga sırasında ailesi ya da çocuğuna hakaret etmek aklına gelecek kadar sinirlendiysen, pişman olacağın bir şey söylemeden önce tartışmaya mola ver ve ortamdan uzaklaş.

Kişisel olarak küfretmek

Ağzın biraz bozuk olabilir, hatta zaman zaman ettiğin küfürler senin için iyi olabilir. Ancak bunu birlikte olduğun kişiye karşı kullanmak küçük bir tartışmayı çirkin bir savaşa dönüştürür.
Kontrolü kaybettiğinde, kendini tutamadığında kişisel küfür kelimeleri kullanmak yerine çok sinirlendiğini belli et ya da 10 saniyeliğine tartışma ortamından uzaklaş.
Eğer sen bu küfürleri alan tarafta olursan ne olacak peki? Bunun kabul edilemez bir şey olduğunu ve bunu es geçmeyeceğini belirtmelisin. Aynı zamanda karşındaki kişiyle arana mesafe koyarak biraz zaman tanıyabilirsin ya da tartışma sırasında ikinizde olaylara hâkim olamadıysanız bir şans daha verebilirsin.

Sana aldığı hediye için hakaret etmek

Beraber olduğun kişinin doğum gününde sana iyi bir hediye alamaması ya da hangi tarz kıyafeti beğendini bilmemesi ya da sana kendini değersizmiş gibi hissettiren diğer binlerce şey yüzünden kavgalarında artık bir çıkmaza girdiğini düşünürsün. Bunun için öylesine çok sinirlenirsin ki sana aldığı bütün hediyelerden nefret ettiğini söylersin, hakaret edersin. Ama aslında söylemeye çalıştığın şey bu değildir. Uzun zamandan beri süregelen kırgınlığın konuşmadığınız için içinde birikmiştir ve kavga sırasında karşındakini üzmek için aklına gelebilecek her şeyi söylersin.

Bazen, hemen telafi etmeye çalışmak ya da yatmadan önce bir çözüm bulmaktansa bırakmak daha iyi olabilir. Bugün bir uzlaşmaya varamadınız, kavgaya ve hakaret etmeye devam etmektense birbirinize zaman ve alan verin. Güçlü bir ilişkiniz varsa problemlerinizi bir şekilde zaten çözeceksinizdir.

Ağzından çıkanlara her zaman dikkat et ❤ FRAPANY

Neden intikam almak istersin?

Herkes hayatında en az bir kere ihanete uğramıştır. Yıllar boyunca kazanılan güven ne yazık ki bazı durumlarda saniyeler içinde yıkılabiliyor.

İhanet, kendini çok değersiz hissetmene neden olur. Normal olarak bu hissi bastırmak için de intikam alma fikri beynine saplanır. Tabi hepimizin intikam konusunda farklı fantazileri vardır…

İntikam düşünceleri beynini doldurduğunda acaba bu senin kötü bir insan olduğunu mu gösterir yoksa bu doğal olarak zaten vermen gereken bir cevap mı?

Aslında beyninde seni inciten kişiye karşı intikam almak isteyen bir kimyasal var. Aşk hormonu olarak da bilinen oksitosin bu kimyasalı salgılar. Normal olarak oksitosin güven kurmaktan sorumludur.

Ancak bu güven kırıldığı zaman, oksitokin seni intikam isteyen birisi olarak bırakır. Çünkü başlangıçta bu hormon kendini mutlu ve güvende olduğunu hissettirir. Bu bağ koptuğu zaman, oksitokin seni yaşamak zorunda olduğun olumsuz duygulara karşı korumak için affetme duygunu yok eder.

Peki ya sen negatif duygular barındıran birisi olmak istemiyor ve ihanet eden kişiyi affetmeye çalışıyorsan?

Sadece hormonlarının seni yönlendirmesi ile hareket edecek kadar ilkel olmadığın için oksitosinin etkisi altına girmek zorunda değilsin. Beyninin bir parçası olan ve frontal korteks denilen bölüm davranışlarının makul ve mantıklı olmasından sorumludur. Harekete geçmeden önce tepkilerini ve davranışlarıni ayırt edebilmeni sağlar. Beynin bu kısmını geliştirmek pratik gerektirir.

Bir dahaki sefere birisi güvenini kırdığı zaman buna kızmak için her hakkın olduğunu biliyorsun. Ancak kendine biraz zaman ayırarak duygularınla yüzleşmek ve onları sindirmeye çalışmak senin için daha sağlıklıdır.

 

Sakin ol ❤ FRAPANY

Bu soruları sormadan ilişkini bir adım öteye götürme

Olay ‘ciddi ilişki’ye gelince bütün kartların masaya yatırılması gereklidir. Bu kartlar ancak konuşarak ve doğru soruları sorarak ortaya çıkar.

İlgini çekebilir…
Evlilik materyali olmayan 5 erkek tipi
Sevgilinin seni deli gibi sevdiğinin işaretleri

Dini inancın ne?
Politik görüşün ne?
Çocuk aldırma konusunda ne düşünüyorsun?
İdeal kariyerin ne?

Herhangi bir borcun var mı?
Ne kadar kazanıyorsun?
Paranı nelere harcıyorsun?
Ne kadar birikimin var?

En çok nefret ettiğin şey ne?
Tek eşlilik hakkında nasıl düşünüyorsun?
Herhangi bir fetişin var mı?
Porno alışkanlıkların neler?
Benim ailemle bir sorunun var mı?

Ben senin ailene uyumlu muyum?
Benim ailemin kültürü ile bir sorunun var mı?
Banka hesaplarımızı birleştirmek mi yoksa ayrı tutmak mı istersin?
Faturaları, ev giderlerini nasıl bölüşeceğiz?
Çocuk istiyor musun?

İstiyorsan, kaç tane?
Nasıl bir ebeveyn olacağını düşünüyorsun?
Nasıl bir yerde çocuklarını yetiştirmek istersin?
Çocuklarını dindar mı yetiştirmek istiyorsun?
Çocukların için bakıcı ile rahat olur musun?
Evcil hayvan istiyor musun?

Nasıl bir evde yaşamak istersin?
Uyuşturucu madde kullanımı hakkında ne düşünüyorsun?
Kumar oynar mısın?
Evlilik hakkında ne düşünüyorsun?
Nasıl bir düğün istersin?

Sosyal medyada evliliğimizle ilgili ne kadar paylaşımda bulunacaksın?
Sosyal medyada çocuklarımızla ilgili ne kadar paylaşımda bulunacaksın?
Sosyal medyada benim rahatsız olduğum fotoğrafları silebilir misin?
İnternet ve sosyal medyada biraz daha katı kuralları takip edebilir misin?

Benim bilmem gereken kötü alışkanlıkların var mı?
Kıskanç mısın?
Kendini 10 yıl içinde nerede görüyorsun?

Çok mutlu olmayı hakediyorsun ❤ FRAPANY

İlişkini mahveden 3 peri masalı

Ruh eşi veya Beyaz atlı Prens fikirleri kulağa romantik gelebilir, ancak bunlar gerçek dışı beklentiler doğurarak ilişkilere zarar verir. Romantik komedilerde, televizyon dizilerinde tasvir edilen ‘mükemmel aşk’ nadiren kapıyı çalar (genelde çalmaz ama neyse).

Gerçek bağlantılara odaklanmak yerine, var olmayan fanteziler peşinden koşarsan, beraber olduğun kişinin beklentilerini karşılayamadığını görürsün. Bu sana da ilişkine de zarar verir. Aynı şekilde, ‘mükemmel eşi’ aramaya çalışırsan da kaybedersin.

Beyaz atlı prens

Belki bir şövalyeyi karşında hayal etmiyorsun ama bir kişinin karşına çıkıp ayaklarını yerden keserek alıp götüreceği oldukça şüpheli. Öncelikle, sen kurtarılmaya ihtiyaç duyan biri değilsin, kendi başına da oldukça güçlüsün. İkincisi, sana kılavuzluk edecek birini beklemek yerine sorun ve problemlerini arkadaş ve ailenle çözebilirsin. Kendine bir eşte senin için en değerli şeyin ne olduğunu sor. Çünkü bu tamamen senin seçimin.

Filmlerdeki aşk

Birçok kişi filmlerde gördükleri ilişkilerin gerçek hayatta yaşanabileceğini düşünüyor. Hatta bazılarımız kendi gerçek ilişkimizi ekrandaki senaryo ile kıyaslayarak üzüntü duyuyoruz. Kusura bakma ama filmlerde ve dizilerde gördüğün gibi bir aşk asla yaşayamayacaksın. O yüzden elindeki gerçeklere odaklanmalısın.

Ruh eşi

Ruh eşimizi ya da ‘diğer yarımızı’ bulma arayışı sadece gerçek dışı olmakla kalmıyor, aynı zamanda bize de zarar veriyor. Eğer böyle birini bulmaya çalışırsan, doğru türde olan potansiyelleri de kaybedeceğini biliyor musun? Zaman içerisinde de kendinizin sevilemeyen ya da yanlış biri olduğunu düşünürsünüz, aksi takdirde çoktan ruh eşinizi bulmuş olmanız gerekirdi.

Her şeyden önce bir ilişki isteyip istemediğinize karar vermelisiniz. Eğer bu tarz fantezileriniz varsa, böyle şeylere inanan bir kişiyseniz, ‘mükemmel eş’in sahip olması gerektiği özellikleri, aklınıza gelen her şeyi liste halinde yazın. Sonrasında da bu listede sizin gerçekten de değer verdiğiniz, olmazsa olmaz özellikleri bulun. Yukarıda da yazdığımız gibi her şey sizin seçiminiz.

Beklentilerin gerçekçi olsun ❤ FRAPANY